#Siyaset |
11 Şub 2019 / Pzt 13:49
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için bağımsız aday olan Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Mehmet Bayındır, doğup büyüdüğü Ödemiş ilçesinin kırsal Kayaköy Mahallesinde hemşehrileri ile bir araya geldi. Davul, zurna ve efeler ile karşılanan Dr. Bayındır, zeybek oynayıp, "İzmiri hak ettiği yere taşımak, ona hayat vermek, can suyu olmak temel hedefim. Bu yüzden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına talip oldum" dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına bağımsız aday olan Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Mehmet Bayındır, vatandaşlarla tek tek ilgilendi, zeybek oynadı, türküler söyledi. Dr. Bayındıra efeler de eşlik etti. Bayındır, daha sonra bir konuşma yaparak vatandaşlara seslendi. Halka hizmet etmenin, hakka hizmet olduğunu bilerek yola çıkıp, aday olduğunu belirten Dr. Mehmet Bayındır, "Adayım; çünkü çalışmak, bölgeme ve ülkeme hizmet etmek önceliğim. 31 yıldır bir doktor, özellikle de cerrah olarak sağlık alanında İzmir ve tüm Ege Bölgesine herkese yediden yetmişe hiç ayrım yapmadan hizmet vermeye çalıştım, çalışıyorum. Bu süre içinde halkımızın sadece sağlık sorunlarının değil daha pek çok sorunlarının da olduğunu yakından gördüm ve yaşadım. Sağlık alanındaki sorunların ve halkın diğer sorunlarının çözümü için sadece doktorluk yapmamın yeterli olmayacağını, halka daha yakın hizmet için siyaset ile de aktif ilgilenmem gerektiğini fark ettim. Sadece bu amaç ve hizmet için büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürkün, Siyasetle ilgilenmeyen aydınları bekleyen sonuç, cahiller tarafından yönetilmeye razı olmaktır veciz sözünden yola çıkarak 2002den beri üst üste 5 defa milletvekilliği seçimlerine aday ve aday adayı olarak katıldım. 35 yıllık; Samsun, Ankara, Diyarbakır, Artvin, Eskişehir ve İzmirde yaptığım memuriyet ve hekimlik, 16 yıllık idarecilik ve bir o kadar da siyaset hayatımda elde ettiğim bilgi birikimi ve tecrübelerimi, güzel İzmirin sorunlarını çözmek için kullanmak istiyorum. Bu şehri hak ettiği yere taşımak, ona hayat vermek, can suyu olmak temel hedefim. Bu yüzden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına bağımsız aday oldum" dedi.
"Biri giderken yerine mutlaka adamını, grubundan birilerini bırakarak gidiyor"
Mehmet Bayındır, şöyle devam etti:
"Demokrasilerin olmazsa olmazı halkın halk tarafından yönetilmesidir. Peki halk bunu nasıl yapar; özgür iradesi ile kendi içinden, kendi belirlediği kişilerden yine kendi seçtiği temsilcilerini, belediye başkanı, milletvekili, bakan, başbakan, cumhurbaşkanı yaparak ülkeyi yönetir. Ülkemizde bu durum pek de öyle değildir. Yakın zamanda cumhuriyetimizin 95inci yaşını kutladık; ancak demokrasi açısından henüz rüşdümüzü bile ispatlayamadık. Her ne kadar Cumhurbaşkanlığı seçiminde tıkanan yollar açılarak halkın Cumhurbaşkanını seçmesini sağlayabilsek de, mevcut siyasi partiler ve seçim kanunlarımıza göre halk belediye başkan adaylarını ve milletvekili adaylarını doğrudan belirleyip seçemez hale gelmiştir. Demokrasinin vazgeçilmez unsurları olan siyasi partilerimiz, yine demokrasinin en güzel örnekleri olmaları gerekirken, kendi içyapıları ve işleyişleri itibarı ile demokrasiden çok uzak bir görüntü sergilemekte. Tüm partilerimiz için parti içi demokrasiden bahsedebilmek pek mümkün değil. Hasbelkader parti yönetimini bir kere ele geçiren, ekip, grup artık orada sonsuza değin kalıcı oluyor. İstisnasız bütün siyasi partilerimizde bu geçerli. Üye, delege, ilçe ve il başkanlarını çoğu kere kendileri belirledikleri için de kongrelerde asla kendi iktidarlarını kaybetmiyorlar. Kısaca biri giderken yerine mutlaka adamını, grubundan birilerini bırakarak gidiyor. Sonuç kısır döngü, aynı tas aynı hamam. Yeterlilik yok, sadakat kime ve neye göre ölçülüyor tartışılır."