Bu açıklamanın Silahlı Kuvvetler birliğinden ihanet ve vesayetçilerin temizlenmesi gerektiğine dikkat çeken Yünkül, "Doğruluğunu ve isabetli sonuçlarını da teyit etmiştir. Bu açıklamanın amiral eskileri tarafından yapılmış olması; vesayet virüsünün, darbe mikrobunun, milli irade karşıtlarının Silahlı Kuvvetlerde barındırılmadığını, milletin ordusunun millet düşmanlarından arındırıldığını tescil mahiyetindedir. Bir kısım kendini bilmez mütekait askerin sözde ülkenin bekasını düşündükleri izlenimi vererek siyasete müdahale etme cüretleri; hukuki açıdan ihanetin, fiili açıdan açık bir zavallılığın, akılsızlığın ve ahlaksızlığın göstergesidir. Ülkenin bekasını, devletin bağımsızlığını, milletin egemenliğini tehlikeye sokan şeyin geçmişte 10 yılda bir yapılan darbeler olduğu, bu darbelerle bu ülkenin bütün kayaklarının sömürüldüğü, emperyalizmin operasyon sahası haline getirildiğini unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız. Türkiye’nin bekasının ve bağımsızlığının teminatı; millet ve onun emsalsiz iradesidir. Bunun yakın tarihteki en büyük ve en haşmetli örneği 15 Temmuz’dur. 15 Temmuz gecesi darbecilere meydanları dar eden millet, Türkiye’nin geleneğinden vesayeti, geleceğinden muhtıra ve darbeyi bir daha asla tekrar etmeyecek şekilde kazımış, söküp atmıştır" şeklinde konuştu.
Bu açıklamayı yapanlar kadar yaptıranların da farkında olduklarını belirten Yünkül, "Bu yönüyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 103 darbe tetikçisi, amiral eskisi ve açıklamaları hakkında soruşturma başlatmış olmasını doğru buluyoruz. Bu kararın faillerle birlikte iştirakçileri ve azmettiricileri ortaya çıkaracak bir hukuki süreç üretmesini de bekliyoruz. Darbeye tevessül eden, milletin iradesini ve inanç değerlerini hedef gösteren, sivil siyasi iradenin hukukunu yok etmeye yeltenen herkese haddi bildirilmeli, darbe heveslileri yargı önünde hesap vermelidir. Bu kapsamda, ilk adım olarak “emekli amiral” tanımına sığınma imkanları sona erdirilmeli; rütbesini, üniformasını siyasete müdahale aracı olarak kullananların bütün rütbeleri ellerinden alınmalı, o rütbeler üzerinden kazandıkları kazanç ve imtiyazlar sona erdirilmelidir. Vesayet muhipleri bilmelidir ki 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı milletin yazdığı destan bu ülke için sadece bir milat değil, şehitlerin kanıyla verilmiş bir ahittir. Memur-Sen olarak şehitlerimize verdiğimiz sözün, millet iradesinin yanında, ahdimizin arkasında; darbelerin, vesayetin, emperyalizmin, ihanetin karşısındayız" diye konuştu.