İzmir Torbalı’da otomobiliyle çarptığı araçta 3 kişinin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle hakkında 22
İzmir Torbalı’da otomobiliyle çarptığı araçta 3 kişinin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle hakkında 22.5 yıla kadar hapis cezası istenen senarist-yazar Emrah Serbes, İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmada, hava yağışlı olmasaydı kaza yapmayacağını belirtirken, sanık avukatı Ayhan Baytekin, Emrah Serbes’in şımarık, zengin çocuğu izlenimi verilse de aslında bir Anadolu çocuğu olduğunu söyledi.
İzmir Torbalı’da 22 Eylül 2017’de otomobiliyle çarptığı araçta 3 kişinin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle hakkında 22.5 yıla kadar hapis cezası istenen senarist-yazar Emrah Serbes, İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinde ilk kez hakim karşısında çıktı. Duruşmaya Emrah Serbes, müşteki avukatları Burcu Ece Güler ve Mustafa Tırtır, sanık avukatı Ayhan Baytekin ve kazada hayatlarını kaybeden Özçelik ailesinin oğulları Ahmet Mert Özçelik katıldı. Serbes’in uzun olan saçlarını ve sakallarını kestirdiği, bıyıklı olduğu ve takım elbise giydiği görüldü.
Sanık avukatının sözleri tepkiye yol açtı
Duruşmada müşteki avukatları, sanığın beyanlarının suçtan kurtulmaya yönelik beyanlar olduğunu belirtti. Duruşmada söz alan Emrah Serbes, “Hava yağışlı olmasaydı kaza yapmayacağıma eminim” dedi. Serbes ayrıca, savcılıktan kendisine müzekkere gelmeden teslim olduğunu, hakkında olayla ilgili soruşturma açıldığını bilmediğini belirterek, “Savcı, zaten bana yazı gönderdiklerini söyledi, yazı gelmeden gidip teslim olduğum için de ‘iyi yapmışsın’ dedi" diye konuştu. Sanık avukatı Ayhan Baytekin de, “Özçelik ailesinin aracı 2001 model ve güvenlik paketi düşük. Tam emin değiliz ama o araç dışında bir araçları daha varmış ve diğer araca göre daha yeni. Eğer o araç yerine diğer araç kullanılsaydı, kazada daha ağır şartlar oluşmazdı” ifadelerini kullandı. Baytekin’in bu sözleri salonda tepkiye yol açtı.
" Anadolu çocuğu"
Baytekin ayrıca, Emrah Serbes’in şımarık, zengin çocuğu izlenimi verilse de aslında bir Anadolu çocuğu olduğunu, babasını küçük yaşta kaybettiğini ve kendi çabaları ve yeteneği ile belli bir aşamaya geldiğini ifade etti. Baytekin, Serbes’in kazaya öngörmesinin mümkün olmadığını, olayın bilinçli taksir olmadığını düşündüklerini, sanığın olay günü alkol etkisinde olmadığını belirtti. Baytekin, Serbes için, “Ölenleri geri getirmek mümkün değil ama mümkün olsa buna bile hazırdır” diyerek tahliyesini talep etti.
Tanıklar dinlendi
Duruşmada tanıklar dinlenirken müşteki Ahmet Mert Özçelik, olayı görmediğini, merak ettiği için ailesini aradığını ancak ulaşamadığını, kazadan akrabalarının kendisini aramaları üzerine haberi olduğunu belirterek şikayetçi olduğunu söyledi. İfade veren tanık polis, Emrah Serbes’in arkadaşı Kenan Doğru’nun sürücüsünün kendisi olduğunu söylediğini, Emrah Serbes’in de doğruladığını belirterek, şahıslara çok yaklaşmadıkları için alkol alıp almadıklarını bilmediğini söyledi. Polis, sürücünün Kenan Doğru olarak ifade edilmesi üzerine alkolmetre ile ölçüm yaptıklarını, şahsın alkollü olmadığının tespit edildiğini, her iki şahsın ambulansa geçtiğini, kazaya karışan aracın uçurumda tele takıldığı için araç içerisinde ayrıntılı inceleme yapamadıklarını kaydetti.
"Alkol kokusu aldım"
İfade veren çekici, sanıklara ait aracı kaldırdığında içeride boş bira kutuları ve bir viski şişesi gördüğünü dile getirdi. Tanık olarak ifade veren sağlık görevlisi ise kazaya ikinci sağlık ekibi olarak gittiklerini, sanıkların yürüyerek ambulansa bindiklerini, ambulansta kimden olduğunu bilmediği bir alkol kokusu aldığını, şahısların tedaviyi kabul etmediklerini kaydetti. Tanık daha sonra olay sırasında saçları uzun olan Emrah Serbes’i kastederek sedyede oturan uzun saçlı şahıstan alkol kokusu geldiğini belirtti. Ambulans şoförü tanık ise Serbes’ten alkol kokusu almadığını ancak bitkin halde olduğunu ve ayakta duramadığını, “Keşke ben ölseydim” dediğini kaydetti.
Mahkeme, Kenan Doğru’dan savunma alınması için yazılan talimat cevabının beklenmesine, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verirken, duruşmayı 24 Mayıs tarihine erteledi.
Olayın geçmişi
Kaza, 22 Eylül 2017 tarihinde saat 04.30 sıralarında, İzmir- Aydın otoyolu Torbalı kavşağı yakınlarında meydana geldi. İzmir’den Aydın yönüne giden Ayhan Özçelik yönetimindeki 35 TV 9335 plakalı otomobile, arkadan gelen 34 NT 5005 plakalı otomobil çarptı. Çarpmanın şiddetiyle savrulan Özçelik’in kullandığı otomobil taklalar attı. Kazayı gören diğer sürücülerin durumu bildirmesi üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekipleri, sürücü Ayhan Özçelik ve kızı Zeynep Özçelik’in öldüğünü belirledi. Kazada ağır yaralanan Nilgün Özçelik ise Torbalı Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yolda kalbi duran ve yapılan müdahalelerle yaşama döndürülen Nilgün Özçelik, Ege Üniversitesi Hastanesine sevk edildi. Burada yoğun bakıma alınan Nilgün Özçelik, kazadan 12 gün sonra yaşamını yitirdi. Kazanın ardından, otomobili kendisinin kullandığını öne süren Serbes’in arkadaşı Kenan Doğru tutuklandı. Emrah Serbes, kazadan 6 gün sonra sosyal medya üzerinden sürücünün kendisi olduğunu belirterek olayı itiraf etti. Torbalı Adliyesine gelen Serbes, teslim oldu.
