Gözde ki gizli tehlikeye dikkat

inegolonline.com'a Google'da abone olun Google News
Gözde ki gizli tehlikeye dikkat
22 Oca 2018 / Pzt 10:17
/ 47 Kez Okundu
| |

Göz Hastalıkları Uzmanı Op

Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Şeyda Atabay, gözde ki gizli tehlike Konjonktiva tümörlerini dikkat edilmesi konusunda uyarılarda bulundu.
Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Şeyda Atabay, “Konjonktiva; göz kapaklarının iç kısmını ve gözümüzün beyaz tabakası yani skleranın ön kısmını örten ince, saydam, müköz membrandır. Göz dokularını korumak amacıyla kornea hariç tüm göz yüzeyini örterek ilk savunma aracı olarak görev alır. Bu nedenle gözlerimizle ilgili bir problemde ilk tep ki veren ve bu tep kisini kızararak, kanlanarak, çapaklanarak, batma hissi yaparak gösteren bir zardır. Normal sağlıklı durumda beyazımsı bir renk olduğundan gözükmeyip, en ufak bir rahatsızlıkta yoğun kan damarları içerdiğinden aşırı kanlanarak kırmızı bir renk alır” dedi.
Konjonktiva tümörlerinin tanısının diğer bazı konjonktiva lezyonlarına benzeyebildiği için güçlükler yaratabilmekte olduğunu belirten Op.Dr. Atabay, “Hastalarımızın başvuru anında ki şikayetleri en sık olarak büyüyen kitle şeklindedir. Bundan başka kızarıklık, şişlik, batma, çapaklanma olabileceği gibi bazen ise gözlük muayenesi için başvuran bir hastada rastlantısal olarak tanı konulmaktadır. Bu lezyonların erken tanı ve tedavisi hastanın görsel yeteneklerinin korunmasında, kozmetik deformite gelişiminin engellenmesi ve göz kaybının önlenmesinde önemlidir. Öykü tanıda büyük önem taşır. Hastada daha evvel konjonktivada öncü bir lezyon saptanıp saptanmadığı, travma geçirip geçirmediği, petrol ürünlerine maruziyet, sigara içimi, kronik viral enfeksiyon hikayesi, sistemik hastalıkları ve kullandığı ilaçlar gibi sorular sorulur. Hastalığın öyküsü ortalama 6 ay gibi kısa bir süredir. Başvurma süresinde gecikme, hiç kuşkusuz hastalığın tedavisinde güçlüğe ve hastalığın tekrarlama oranında artışa yol açabilir” ifadelerini kullandı.
Hastalara tam bir oftalmolojik muayenenin gerçekleştirilmesi gerektiğini vurgulayan Op.Dr. Atabay, “Ek olarak lezyonların varlığı, yaygınlığı, yerleşim bölgesi muayene edilir. Metastatik hastalık olup olmadığı incelenmelidir. Görüntüleme yöntemleri olarak Ultrasonografı (USG), Bilgisayarlı Tomografi (BT), Manyetik Rezonans (MR) kullanılabilir. Kesin tanı biopsi ile konur. Bu hastalık grubunun tedavisinde cerrahi olarak tümörün temizlenmesi, ek krioterapi, intraoperatif antineoplastik ajan kullanılması, postoperatif antineoplastik ajan kullanılması, enükleasyon, egzenterasyon, radyoterapi ve palyatif tedavi gibi çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Konjonktiva neoplazilerinin tedavisi için tek bir yaklaşım yoktur. Her hasta ayrı ayrı ele alınmalıdır. Birçok tedavi yöntemi kullanılsa da primer tedavi cerrahidir. Defekt küçük olduğunda primer kapama teknikleri ile kapatılabilir. Ancak çoğu vaka büyük tümörlerdir. Büyük defektlerde konjonktival flep, karşı gözden konjonktival greft, ağız mukoza grefti veya son zamanlarda tercih edilen amniyon membran transplantasyonu uygulanabilir” açıklamalarında bulundu.





Duyuru
İnegöl'ü Whatsapp'a getirdik WHATSAPP KANALINA ABONE OL
Reklam
Yorum yapan kullanıcılarımız Kullanıcı Sözleşmesi'ni kabul etmiş sayılır.