Konukların mekanı ve hizmeti çok beğendiğini anlatan Veysel Kaplan, “ Bu bina 1947 yılında zeytin işçilerinin konaklaması için yapılmış. Daha sonra araçlar çoğalınca işçiler günlük gidip gelmeye başlayınca da kullanılmaz hale gelmiş. 2012 yılında biz burayı restore ederek çay evi haline getirdik. Hüsnü Pazarbaşının yaptırdığı bu konağı eski eşyalarla süsleyerek müze gibi yaptık. Burada, çay, kahve gözleme ikramı yapıyoruz. İnsanlar yanlarında getirdiklerini de burada yiyebiliyorlar, sohbet ediyorlar. Ayrıca, kitaplığımız da var. Kitap okuyabiliyorlar. Bu mekan sayesinde ç ok güzel insanlarla tanıştım Devlet adamlarından konuklarımız oldu. Mekanımız yaz kış açık. Yolu düşen herkesi mekanımıza bekliyoruz” dedi.
Konuklardan Kaan Tuna da, “ Ben buraya daha önce de geldim. Ancak bu gün gezme imkanım oldu. Müze desen değil. Kütüphane desen değil. Ancak, çok güzel nostaljik eserler var. Burada çocukluğumuzda gördüğümüz soba var. Üstünde güğümler var. Çay ocakta yapılıyor. Taze çay var. Çak güzel bir mekan” dedi.
Kemal İşi de, “Geçerken buraya uğradık. Arkadaş burayı çok güzel yapmış. Tarihi eserlerle süslemiş. Çayımızı içtik, Kitabımızı okuduk. Arkadaşa çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.