Biz bize yeteriz fakat size yetemeyiz

inegolonline.com'a Google'da abone olun Google News
Biz bize yeteriz fakat size yetemeyiz
#İnegöl | Haber Merkezi
31 Mar 2020 / Sal 13:52
/ 10.345 Kez Okundu
| |

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz bize yeteriz Türkiyem" sloganıyla milli dayanışma kampanyasına CHP İnegöl Teşkilatı’ndan tepki geldi.

CHP İnegöl İlçe Sekreteri Belgül Kavlan yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
Covid-19 pandemik hastalığının dünyayı sarstığı, insanların hayatta kalabilmek adına evinde kalması gerektiği ve ülke yöneticilerinin her zamankinden fazla çalışarak akılcı çözüm yolları üretmesi gerektiği günlerden geçmekteyiz.
 
Bizler bir taraftan, dış devlet liderlerinin bu hastalıkla mücadelede; halkı hastalıktan izole etme ve hastalığın yol açtığı ekonomik olumsuzlukları yok etmede nasıl mücadele ettiklerini izlerken, diğer taraftan ülkemiz yöneticilerinin tüm uyarılarımıza rağmen bu iki konuda halkımızı yalnız bıraktığını üzülerek görüyoruz.
 
Akp Hükümetleri; ülkemiz vatandaşlarından 18 yıldır, 300'e yakın farklı isim altında vergi toplamıştır. Toplamaya devam etmektedir.
Bu vergilerin yanında işsizlik fonu denilen, yani çalışan emekçilerden ve işverenden  kötü gün için kesilen primler milyarlarca liraya ulaşmıştır. Yıllar yılı toplanan bu para; ülkede salgın sebebi ile çalışamayan tüm işçilere, maaşlarını aylarca ödeyebilecek miktardadır.
Bir ülke topladığı vergileri doğru şekilde kullanırsa:
Her türlü zorluğun altından kalkar.
Ek vergiye, Ek ödeneğe, Ek yardıma, hiçbir şeye, ihtiyacı kalmaz ...
İhtiyacı kalıyorsa, vergileri doğru kullanmamış demektir.
 Buna karşın Ekonomi Bakanı dün yaptığı açıklamada büyük bir şark kurnazlığı yaparak; içinde bulunduğumuz sıkıntılı dönemde çalışamayanların bu ödenekten faydalanmaması için akla mantığa sığmayacak şartlar koşmuştur.
Ekonomi Bakanı'nın bu açıklamaları ile; sözde "devlet halkın yanında" mesajı verilmiş ve aynı saatlerde Cumhurbaşkanı tarafından yapılan talihsiz açıklama ile; halkında taşın altına elini koyması istenmiştir.
 
Yani hükümet halkın yanında 'sözde' olacak, buna karşın halk devletin yanında olacak.
 
Bu halk; ülke tarihi boyunca sorumluluk almış ve her zaman paylaşımcı olmuştur. Bu ülkeyi yönetenler ne yazık ki 18 yıldır paylaşımcı olmamıştır.
 
Covid-19 Pandemik hastalığı, devlet hazinesinin boş olduğunu gözler önüne sermiştir. Ve göstermiştir ki; devlet, 1 ay vergi toplayamaz ise halkın zekat ve fitresine muhtaç olacaktır.
 
Türkiye Cumhuriyeti Halkı, Covid-19'a karşı evde kalıp kalmama konusunda kendi inisiyatifine bırakılmıştır. Yetkililer halka sadece evde kalmalarını tavsiye etmektedir. Fakat bu tavsiyenin yanında onlara güven vermemektedir.
"Siz evinizde kalın, faturalarınızı, mutfağınızı merak etmeyin, maaşlarınızı sorun etmeyin, sadece sağlığınızla ilgilenin" diyememektedir.
Çünkü hazinede 5 kuruş para bırakmamışlardır.
Yıllarca yaptıkları israf, bugün sokağa çıkma yasağı ilan edememelerine sebep olmuştur.
Halkın parasını amansızca savuranlar, salgının bu denli hızlanmasının tek sorumlusudur.
 
Kamuoyuna bir kez daha duyurmak isteriz ki;
Türkiye Cumhuriyeti yönetilememektedir. Ülkenin başındaki kişi ve atadığı bakanlar, halktan toplanan vergileri şuursuzca harcamakta, 1 liraya yapılacak işi 100 liraya yandaş müteahhitlere ihale etmekte, böylelikle zaten geçim derdinde olan halkın sırtına bir büyük kambur daha eklemektedir.
 
Halkımızın artık sabrı kalmamıştır.
Artık halkın yalanlara karnı toktur.
Halkın canı burnundadır. Hastalık ülkede hızla yayılmaktadır.
 
Ülkeyi yönetmeye çalışanlar akıllarını başına alıp, bu salgın hastalığa karşı gerçekçi çözümler üretmelidir.
Ülkenin yarısı iki haftadır evine hapis olmuşken, diğer yarısını fabrikalarda çalıştırmak akıl işi değildir. Hastalığın seyrinin giderek yükseldiği ülkemizde, hazinede paranın olmadığını gizleyerek sokağa çıkma yasağı ilan etmemeniz ülkeyi uçuruma götürmektedir.
 
Kendinizi ve oylarınızı düşünen tavrınız, milyonların sağlığını tehlikeye atmaktır. Buna hakkınız yoktur.
 
Biz vatandaşlara,bu halka, ülkeyi getirdiğiniz durumu izah etmelisiniz. Hazinede paranın kalmadığını, yıllardır toplanan vergileri ve şuursuzca yapılan özelleştirmelerden alınan paraları yediğinizi, çocuklarınıza gemiler, eşlerinize lüks çantalar, takılar aldığınızı anlatmalısınız. Bunu anlattığınız zaman inanın rahatlayacaksınız.
 
Biliyoruz ki; oynadığınız oyunlar, yaptığınız tiyatrolar, yazdığınız senaryolar, millete çizmek zorunda olduğunuz pembe hayaller, halk kadar sizleride yordu.
Yıllarca Avrupa ve Amerika'nın bizi kıskandığını söylediniz. Kıskandığını söylediğiniz bu ülkeler; Covid-19 Önlemleri kapsamında halklarına
"sadece evde kalmaları için" milyarlarca dolar para aktarırken, sizin halktan para toplama pişkinliğiniz komedi olmaktan çıkmış, halkın bire bir sağlığını tehdit eder hale gelmiştir.
 
Tüm bunların yanında; unutulmamalıdır ki sosyal devletlerde, normal zamanda vergisini ödeyen, ekonomiye katkıda bulunan halk, kötü zamanda sadece devlete minnettar olmalıdır.
 
Milletin ödediği maaşı sanki babasının malı imiş ve sevabına halka  dağıtıyormuş gibi bir açıklama yapmak ve ülke nüfusunun küçük bir bölümünü oluşturan üst düzey gelirli kesimin yaptığı yardımları gündeme getirerek; fakir halka, kendilerine minnettar olmaları konusunda bir şekilde baskı kurmak, bırakın devlet ahlakını insanlığa sığmaz.
 
Bizler ülkeyi yönetenlerden; oy kaybederiz korkusuna kapılmadan, şeffaf bir şekilde içinde bulunduğumuz sağlık ve ekonomik durumu açıklamalarını bekliyoruz.
Bu sayede, salgın zincirinin durdurulması için gereken ekonomik tedbirlerin; akıl-bilim terazisinde halkın rızasına sunularak hayata geçirilmesini umut ediyoruz.
Milletimizin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.





Duyuru
İnegöl'ü Whatsapp'a getirdik WHATSAPP KANALINA ABONE OL
Reklam
Yorum yapan kullanıcılarımız Kullanıcı Sözleşmesi'ni kabul etmiş sayılır.