Organ bağışında Bursa rekor kırarken, İnegöl’de ise düşüş yaşandı. 2014 yılında yapılan bağışların yarısına dahi ulaşılamadı.
Her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında kutlanan organ bağışı haftası nedeniyle bu gün İnegöl Devlet Hastanesi’nde organ bağışına ilişkin bir etkinlik yapıldı. Vatandaşlara organ bağışına ilişkin tanıtıcı broşürler dağıtılıp bilgilendirme yapıldı.
Etkinlikle ilgili İnegöl Devlet Hastanesi Organ Nakil Koordinatörü Hemşire Sevda Durmuş bir açıklama da yaptı. İnegöl ve Bursa’nın organ bağışı oranlarına ilişkin bilgi de veren Durmuş, “Her yıl 3-9 Kasım haftası organ bağış haftası olarak kutlanıyor ülkemizde. Her yıl farklı etkinlikler yapılıyor. Kamuoyunun ve halkımızın bu konuda daha da bilinçlendirilmesi ve farkındalık oluşturulması amacıyla bu etkinlikler yapılıyor” dedi.
BURSA REKOR KIRDI
“Bu yıl Bursa bölgesi olarak gururluyuz ve mutluyuz” diyen Sevda Durmuş, “2014 verilerine göre milyon nüfus başına kadavradan, yani ölüden yapılan bağış miktarı 10,35 olarak belirlendi. Bursa’yı Türkiye birincisi yaptı bu rakam. Aynı zamanda bir rekor. Daha önce bu rakamlar hiç yakalanmamıştı. 2015’te ise yine milyon nüfus başına 12 civarında. Bu da yine bir rekor. Türkiye’deki diğer bölgeler değil, sadece Bursa bölgesi olarak dünyadaki ve Avrupa’daki birçok ülkeyi de geride bırakmış durumdayız” diye konuştu.
İNEGÖL DÜŞÜŞTE
İnegöl’de ise Bursa’daki artışın tam tersine geçen yılki başarının yakalanamadığını ifade eden Sevda Durmuş, şöyle konuştu: “Ne yazık ki halkımızın ilgisi bir anda azaldı. Organ bağışı sayısı inanılmaz derecede düştü. Geçen yıl kat ettiğimiz yolun yarısına bile ulaşamadık. Bu anlamda bizim için sevindirici bir yıl olmadı. Rakamlara çok fazla takılmak istemiyorum. Biliyorsunuz binlerce insan organ beklerken hayatını kaybediyor. İnegöl halkını daha duyarlı olmaya davet ediyorum.”
DİNEN DE HUKUKEN DE UYGUN
“Biz yaşarken değil, öldükten sonra yapacağımız bağışlarla başka insanların yaşamasına şans veriyoruz. Yani bağışta bulunanlar başka insanlara yaşamaları için şans veriyorlar. Bu çok önemli bir şey. Bu dini açıdan da hukuki açıdan da uygundur.”
