Dershanelerden Ortak Açıklama

inegolonline.com'a Google'da abone olun Google News
Dershanelerden Ortak Açıklama
 :
/ 1.192 Kez Okundu
| |

İnegöl’de hizmet veren dershanelerin yöneticileri, dershanelerinin kapatılması ile ilgili taslağa tepki verdi. Dershaneler adına konuşan FEM Dershanesi Müdürü Orhan Öztürk: “Toplumsal uzlaşma olmadan yapılacak oldubitti düzenlemeler beraberinde ulusal ve evrensel, bir dizi hukuksal uyuşmazlıklar getirecektir.

Türkiye gündeminde olan Dershanelerin kapatılmasıyla ilgili dün FEM Dershanesinde bir araya gelen 5 dershane yöneticisi, ortak basın açıklaması yaptı. Dün saat 09.30’da FEM Dershanesinde düzenlenen basın toplantısına, İnegöl’de faaliyet gösteren FEM, Ana-Fen, Birey, Kültür ve Pi-Analitik Dershanelerinin yetkilileri katıldı.

Hazırlanan ortak basın açıklamasını yapan FEM Dershanesi Müdürü Orhan Öztürk, “Keşke dershaneler bu kadar gerekli olmasa. Okullarımız herkese eşit ve kaliteli eğitim sunabilse. Her anne baba çocuğuna iyi bir gelecek sağlayabilecek eğitim olanaklarına sahip olsa. Her çocuk bir başka çocuğu geçmek zorunda kalmadan kendi ilgi ve yetenekleriyle uygun okullarda okuyabilse, kendine uygun iş-meslek olanaklarına kavuşabilse. Keşke çocuklarımız sadece yavaş öğrendikleri için yada daha fazla öğrenme arzusuyla özel derse ihtiyaç duymuş olmasa. Böylesine dershane tartışması yaşanır mıydı? Yeni demokratikleşme paketlerinin açıldığı, toplumun demokrasi beklentilerinin çok yüksek olduğu ortamda, dershaneleri ortadan kaldırmayı amaçlayan, hür teşebbüse aykırı yasa tasarıları hazırlanır mıydı? Eğitim öğretim hakkını öğrenim özgürlüğünü çalışma özgürlüğünü, hukukun en temel ilkelerini görmezden gelecek, bu kadar yasakçı yasa taslakları hazırlanır mıydı? Sokaktaki sade vatandaştan akademik çevrelere, muhalefet partilerinin Milletvekili, sözcü ve liderlerinden iktidar partisinin Milletvekillerine, önceki Milli Eğitim Bakanlarına, bazı bankalara, iş çevrelerinden, pek çok sivil toplum örgütüne ve de Sayın Cumhurbaşkanına kadar toplumun her kesiminden % 70'lerde ifade edilen karşı çıkışlara rağmen, nedendir bu ‘Dershaneleri kapatacağım’ ısrarı. Toplumun önemli bir kesimini ilgilendiren, ulusal ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı bulunan, girişim özgürlüğünü, öğrenme ve öğretme hakkını. Anayasal bir dizi haklarımızı yok sayan; dershaneleri sistem dışına çıkarma, ortadan kaldırma çabalarına karşı çıkmak en temel hakkımızdır. Şimdi soruyoruz; neden MEB, eğitim sistemini iyileştirmek yerine kendi kurumları özel dershaneleri dışlamak istemektedir? Devlet, iyileştirmediği sistemi içinde özel ders alma güçü olana ayrıcalık tanımış, yoksul halk çocuklarının elinden dershane fırsatını almış olmayacak mıdır? Atama bekleyen 150-200 bin öğretmeni atayamazken dershane sektörünün istihdam ettiği 100 bin çalışan için hangi istihdam olanağını yaratacaktır? Mevcut özel okulların %60 kapasiteyle çalıştığı ortadayken dershanelerin okula dönüşümünü tek alternatif olarak sunmak ve kapanmalarına yol açmakla ne elde edilecektir? Ve daha pek çok soru. Bu hukuksuzluğu kamuoyuyla paylaşıyor, Milli Eğitim Bakanlığımızı bir kez daha özel dershane sektör temsilcileriyle soruna ortak çözüm bulmaya davet ediyoruz. Toplumsal uzlaşma olmadan yapılacak oldu bitti düzenlemeler beraberinde ulusal ve evrensel, bir dizi hukuksal uyuşmazlıklar getirecektir. Bu olası hukuksuzluğa karşı haklarımızı korumak zorunda kalmadan başta Sayın Başbakanımızın gerekeni yapacağına olan inancımızı korumak istiyoruz. Biz bütün bu gelişmelere rağmen bu ülkenin ve İnegöl’ün eğitimine katkı sağlamak amacıyla çalışmalarımızı sürdürüp velilerimiz ve öğrencilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Basın mensuplarının ‘Eğitim sisteminde bu kadar eksiklik varken, şimdiye kadar neden bir araya gelip bu eksiklikleri eleştirmediniz?’ sorusuna cevap veren Öztürk, “Biz her daim bir araya geliyoruz. Sorunlarımızı tartışıyoruz. Ortak sınavlar da yapıyoruz. Bunu kamuoyunun önünde tartışmak yerine, kendi aramızda tartışmayı doğru buluyoruz” diye konuştu.

Pi-Analitik Dershanesi Kurucu Müdürü Ali Fuat Şen ise, “Dershanelerin kaldırılıp yerine özel okul olması, eğitimde fırsat eşitsizliğini daha çok katlamayacak mı? Veli nasıl 10 bin lira verip, çocuğunu özel okula gönderebilecek? Bir de ben şöyle düşünüyorum. Burası ticari bir işletme. Bir sektör. Herkes şuan da Kiğılı’dan giyinebiliyor mu? Fırsat eşitsizliği yok mu? O zaman kapatalım. Temel eğitim olarak okulda bir eğitim var. Yaklaşık 7-8 yıl önce dönemin ÖSYM Başkanının dershanelerle ilgili bir söylemi var; sınavı tamamen kaldırsanız bile deseniz ki biz mülakatla alacağız. Yani karşılıklı oturacağız, konuşacağız ona göre öğrenciyi üniversiteye alacağız. Yine de öğrenci dershaneye gider. Şunun için, mülakatta ben nasıl konuşacağım, nasıl oturacağım, nasıl davranacağım, ne cevap vereceğim. Onun için bu bir gerçek. Bu kadar uzun yıllardır gündemi işgal etmesi, gerçekten de akıl alır değil. Çünkü Türkiye genelinde 17 milyon öğrenci içerisinde bir milyon civarında öğrenci dershaneye gidiyor. Yani yüzde 10 bile değil” dedi.

Sınav sonuçlarının ardından, her dershanenin kendisini birinci ilan etmesinin ne derece doğru olduğunun sorulması üzerine de Pi-Analitik Dershanesi yöneticisi Yusuf Bağcı şunları söyledi; “Dershanelerin bunu paylaşması gayet doğal. Üniversiteye giriş sınavlarını incelerseniz 20’den fazla puan çeşidi olduğunu görürsünüz. YGS-1, 2, 3, 4, 5 ve 6. Ek puanı varsa ayrı bir sıralaması. İkinci sınava girdiyse TM, MF, TS, DİL puan türleri var. Eskiden kendi bölümüyle ilgili puanı hesaplanıyordu, şimdi diğer alanlara da girebiliyor. Bu çok normal. Çok puan türü olunca, çok fazla birinci çıkıyor. Burada dershanelerin yalan söylemesi yada yanıltması gibi bir şey mümkün olamaz. Söz gelişi TM’den biri birinci çıkarırken, Dil’de başka bir dershane, MF’de başka bir dershane birinci çıkartabiliyor.”


Duyuru
İnegöl'ü Whatsapp'a getirdik WHATSAPP KANALINA ABONE OL
Reklam
Yorum yapan kullanıcılarımız Kullanıcı Sözleşmesi'ni kabul etmiş sayılır.