Deprem Araştırma Komisyonu Başkanlığı da yapan İnşaat Yüksek Mühendisi Özgür Öztürk, İnegöl’ün depreme hazır olmadığını kaydetti.
Bursa’da meydana gelen depremler İnegöl’ün depreme hazırlıklı olup olmadığı tartışmalarını da tekrar alevlendirdi. 2011 yılında kurulan ve 2,5 yıl hizmet veren Deprem Araştırma Komisyonu’nun başkanlığını yapan İnşaat Yüksek Mühendisi Özgür Öztürk, İnegöl’ün olası bir depreme hazırlıklı olmadığını aktardı.
HİÇ KİMSE İDDİA EDEMEZ
Öztürk; “Birçok kez ifade ettiğimiz bir gerçek şu ki, ilçemizde meydana gelebilecek muhtemel hiçbir afete tam anlamıyla hazırlıklı değiliz. Ve hiç bir yetkili hazır olduğumuzu iddia edemez. Kuzey Anadolu Fay hattının bir kolu yakından geçiyormuş, uzaktan geçiyormuş bu konuları konuşmaktan asıl konuşmamız gerekenlere sıra gelmiyor” dedi.
DEPREM ENVANTERİNE NE OLDU?
“Şu an Türkiye'nin herhangi bir bölgesinde, herhangi bir büyüklükte deprem vuku bulabilir. İnegöl’ümüzün mevcut yapı stoku ne alemdedir? Deprem envanterine ne oldu ve herhangi bir çalışma yürütülüyor mu?” sorularını soran Öztürk; “Afet sonrası organize ekipler var mı, şehir sathında mahalle birimlerine kadar yayılmış mıdır? En basitinden her mahalleye 20'şer metrekare konteynır ve içine gerekli müdahale ekipmanı konamıyor mu, mahalleden gönüllü ekipler oluşturulamıyor mu?” diye konuştu.
TEK REÇETE KENTSEL DÖNÜŞÜM
Öztürk şöyle devam etti: “Deprem Araştırma Komisyonu olarak bu bahsettiğim konularla ilgilenmeye çalıştık. Ama görülüyor ki bu tarz bir çalışma şu an için yok. Kimse bu konuda ne yapacağımızı bilmiyoruz da demesin. Bilgi çağında yaşıyoruz ve etkileşim halinde olabileceğiniz birçok kurum ve kuruluş mevcuttur. Yeter ki isteyelim. Hasarlı binalardan kurtulmanın tek reçetesi kentsel dönüşümdür. 6306 sayılı kanun (Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun) uyarınca kentsel dönüşümün kolaylıklarından faydalanabilmek için sorunlu bölgelerde alt sınır 15 bin metrekareye düşürülmüştür. Bu hem çürük binalar hem de inşaat sektörü için bir fırsattır. Yeni İnegöl projesi bu işin lokomotifi haline de getirilebilir”
YAŞANABİLİR BİR İNEGÖL
“Amacımız ne olmalı? Hem çürük yapılardan kurtulalım hem de otoparkıyla, yeşil alanıyla, güzel bir altyapısıyla düşlediğimiz yaşanabilir bir İnegöl’e kavuşalım. Bunu istiyoruz. Sonuç itibariyle istenilen amaca doğru bir veri tabanı oluşturulmalı, süratle analiz edilmeli ve çok yönlü olarak gerek şehircilik, gerek deprem ölçeğinde çözümler üretilmelidir”