İnegöl’de kaç kişinin, neden öldüğünü resmi bir açıklama yapılmadığından dolayı bilemediklerini söyleyen Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Alpaslan Türkkan, eğer bu verilere ulaşabilselerdi ‘erken uyarı kabul edip’ ölümlerin artması ve nedenlerine yönelik önleyici önlemler alabileceklerini söyledi.
BURSA’DA HAVA KİRLİLİĞİ KANSER VAKALARINI ARTIRIYOR
Bursa'nın İnegöl ve Kestel ilçeleri, sanayi faaliyetleri nedeniyle artan hava kirliliği ile mücadele ediyor. Hava kirliliğinin, bölgedeki kanser vakalarında ciddi bir artışa yol açtığı iddia ediliyor. Halk ve yetkililer, çözüm için acil adımlar atılması gerektiğini belirtiyor.
BURSA’DA HAVA KİRLİLİĞİ YÜKSEK
Bursa, Türkiye'de hava kirliliğine bağlı ölümler açısından üçüncü sırada yer alıyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, İnegöl ve Kestel ilçelerindeki fabrikaların hava kirliliğine sebep olduğunu vurguluyor. Starwood Sunta Fabrikası ve Bursa Çimento Fabrikası özellikle hava kalitesini bozuyor. Başkan Bozbey, bölgede yaşayan vatandaşları maske takmaya çağırıyor.
KESTEL’DE HAVA KİRLİLİĞİ SINIRLARI AŞTI
Temiz Hava Hakkı Platformu tarafından yayımlanan rapora göre, 2023 yılında Kestel'de hava kirliliği sınır değerlerinin aştığı gün sayısı 278 olarak kaydedildi. Ayrıca, İnegöl'de yapılan hava kalitesi ölçümlerine göre, en sağlıksız hava kalitesi burada tespit edildi.
KANSER VAKALARI ARTIYOR
İnegöl ve Kestel halkı, hava kirliliğinin kanser vakalarını artırdığına dikkat çekiyor. 2023 yılında Kestel'de 225, 2024 yılında ise 200'ün üzerinde kanser vakası görüldü. Buna rağmen, Bursa Çimento gibi fabrikalar, çevresindeki evlere 200 metre mesafede olmasına rağmen atık yakmaya devam ediyor.
İNEGÖL'DE MOBİLYA ATIKLARI YAKILIYOR
İnegöl Kent Gönüllüleri Dernek Başkanı Müfide Karaduman, İnegöl'deki fabrikaların sadece sunta üretmekle kalmadığını, aynı zamanda mobilya atıklarını da yakarak hava kirliliğine katkıda bulunduğunu belirtiyor. Gece saatlerinde dumanın daha yoğun olduğu, bu durumun halk sağlığına zarar verdiği ifade ediliyor.
YARGI SÜRECİ YAVAŞ, CEZALAR YETERSİZ
Sanayinin büyümesiyle birlikte hava kirliliğinin arttığına dikkat çeken Karaduman, yargı sisteminin yavaş işlediğini ve cezaların yetersiz olduğunu vurguluyor. Hava kirliliği ile mücadelede etkili adımların atılmaması, astım ve kanser vakalarını iki kat artırıyor.
‘BAKANLIK ‘İZLİYORUZ’ DİYOR AMA GÖRDÜĞÜMÜZ FİLTRELERİN KAPATILDIĞI’
Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Alpaslan Türkkan da Türkiye’de bütün fabrika bacalarının bakanlık tarafından online olarak anlık izlendiği bilgisini paylaştı. “İzleniyor ama limit aşımı olunca ne yapılıyor? Hiçbir şey. Limit aşımı olmuyor mu? Çok oluyor” diyen Türkkan, iki ilçenin Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan ölçümlerde de kentteki hava kirliliğinin en yüksek olduğu ilçeler olduğunu söyledi.
Türkkan, hava akımının az, kirletici fabrikaların çok olduğunu belirterek, “Online izlense bile limit aşımlarını vatandaşa açıklamıyorlar. Açıklansa bile başlarına bir şey gelmiyor olması nedeniyle havayı çok kirletiyorlar. Yaşanacak gibi değil” dedi. Türkkan, “Filtrelerin kontrolü vatandaş tarafından yapılıyor aslında. Diyorlar ki 'akşamları zifir gibi gaz çıkıyor.' Bakanlık da diyor ki ‘biz izliyoruz.’ Gözümüzde gördüğümüz baca filtrelerinin kapatıldığı. Neden kapatıyor olabilirler? Sistemlerin maliyeti çok yüksek olduğu için baca filtrelerinin kapatıldığını düşünüyoruz. Coğrafi nedenden dolayı da hava kirliliği o bölgede çok fazla” diye konuştu.
‘TANI KOYAMADIĞIMIZ HASTALIKLARLA KARŞILAŞIYORUZ’
Kentin belli yerlerinde geçmiş dönemlerde yerleştirilen hava ölçüm cihazlarına yönelik Türkkan, beklenilen altında ölçümler yapıldığını söyledi. Türkkan, “365 günün 200 günü ölçüm yapmasını bekliyoruz ama 60 gün ölçüm yapan istasyonlar var. Bu istasyonlar gerçekten bilimsel zemine oturmuş şekilde yapılandırılmamışlar. Bir ormanın içerisine ya da Kültürpark’ın içerisine koyarsanız trafiği değerlendiremezsiniz. Bursa’daki ölçüm merkezlerinin hepsi halkın ne soluduğu yönünde fikir sahibi olmamızı sağlamaya yeterli değil. Çünkü çok az sayıdalar ve doğru yerde değiller” dedi.
İNEGÖL'ÜN RESMİ RAKAMLARI BİLİNMİYOR
Türkkan, ilçelerde hastalıkların görüldüğüne ilişkin ise, “Kestel’de çimento fabrikasından dolayı o bölgede yaşayıp da bizim tıbbi olarak tanı koyamadığımız birtakım hastalıklarla da karşılaşıyoruz” dedi. İnegöl’de kaç kişinin, neden öldüğünü resmi bir açıklama yapılmadığından dolayı bilemediklerini söyleyen Türkkan, eğer bu verilere ulaşabilselerdi ‘erken uyarı kabul edip’ ölümlerin artması ve nedenlerine yönelik önleyici önlemler alabileceklerini söyledi.
Kaynak: Gazete Duvar