Mimarlar Odası İnegöl Temsilcisi İsmail Karakaşlı, İnegöl’de son yıllarda estetik açıdan daha nitelikli binalar yapıldığını belirterek, “Günümüz teknolojisinde İnegöl’de yüksek katlı binaların yapılması mümkündür.” dedi.
Türkiye’de her yıl 9 Nisan tarihinde, Türk mimarlık ve sanat tarihinde çok önemli yeri olan Mimar Sinan ile eserlerinin tanınması ve korunması için gerekli araştırma ve geliştirmeyi teşvik etmek amacıyla Mimar Sinan’ı Anma ve Mimarlar Günü kutlanmaktadır.
MİMAR GÖZÜYLE İNEGÖL’ÜN MİMARİ YAPISI
Mimar Sinan’ı Anma ve Mimarlar Günü dolayısıyla Mimarlar Odası İnegöl Temsilcisi İsmail Karakaşlı’dan mimarlık mesleğini dinledik. Mimar gözüyle İnegöl’ün mimari yapısını da ele alan Karakaşlı, çarpıcı tespitlerde bulundu.
MİMARLAR ODASI’NIN 85 ÜYESİ VAR
Mimarlar Odası İnegöl Temsilciliğinin 85 üyesinin bulunduğunu aktaran Karakaşlı, “İnegöl’de şuanda mevcut 40 civarında mimarlık ofisi bulunuyor. Mimarın görevi yalnızca bina tasarlamak değil, toplumlar için yaşama alanları öngörmektir.
Mimarlık dendiğinde akla ilk gelen şey konut olsa da, esas yapılan iş bireyleri yönlendirmektir. Yalnızca içinde yaşanan konutlar değil, toplumların yaşadıkları şehirlerin tamamı mimarların elinden çıkmıştır.”
VASIFLI KONUT ÜRETİLMEYE BAŞLANILDI
“Mimarlık, birey ve yaşam odaklı bir olgudur. Dönemsel olarak değişir veya şekillenir. İnsan psikolojisine ve ihtiyaçlarına hitap edemeyen bir tasarımcı, mimar olamayacağı gibi; içinde insan yaşatamayan bir yapı da, mimari değildir.
İnegöl’de geçmiş yıllara oranla daha vasıflı konut üretilmeye başlanıldı. Ulusal firmalarında İnegöl piyasasına girmesinin bunda etkisi var.”
KONUT FİYATLARI ARTTI
“Estetik açıdan güzel binaların burada yapılmasıyla birlikte konut fiyatlarında belli bir artış oldu. Bu bağlamda fiyat artışı arz ve talebin karşılanmasında önemli rol oynadığını görmekteyiz.
Fiyatlar artınca tüketicinin de daha seçici ve estetik açıdan daha güzel görünümlü binalar tercih ettiğine şahit oluyoruz. Bir bina inşa etmeden önce o arazinin konumu, yapılan binanın özelliği göz ününde tutulmalı.”
YARIM ASIRLIK BİNALAR
“Çünkü yapılan her bina ortalama 50 yıl ayakta kalacak ve siz insanlara 50 yıl boyunca bu binayı burada görmek zorundasınız diyorsunuz.
Bu yüzden yapılan binaların estetik açıdan güzel olması gerekir ki yıllarca insanlar yaptığınız eserler hakkında olumsuz şeyler konuşmaktan ziyade sizler hakkında iyi şeyler düşünsünler” dedi.
Mimarlığın belli disiplin ve kurallar çerçevesinde mekân, ürün tasarlama sanatı olduğu üzerinde duran Karakaşlı, Mimarların estetik güzelliği ön plana alan kişiler olduğunu söyledi.
MERKEZ DIŞINA ÇIKILMALI
İnegöl’deki vatandaşların yaşam alanları için merkez dışına yöneldiğini belirten Karakaşlı, “Ülkemizde estetik güzellik ikinci planda kalıyor.
İnegöl’de mevcut şehir planlaması 50 yıl önce yapıldığı için günümüzde artık bu nüfus yoğunluğunun taleplerini karşılayamıyor. Yolların sıkışıklığından tutunda konut yetersizliğine kadar birçok sorunu beraberinde getiriyor.
İnegöl’de şehrin sıkışmasıyla birlikte müteahhitler biraz daha dışarıya çıkmaya başladı. Buda daha düzenli ve estetik açıdan güzel binaların yapılmasına olanak sağlıyor.”
İNEGÖL OVASI KORUMA ALTINDA
“Yaklaşık iki yıl önce meclisten bir yasa geçti. bu yasayla birlikte seksen ova koruma altına alındı. İnegöl ovası da bunlardan birisidir. Bu yasayla birlikte artık tarım arazilerinin imara açılması çok zor görünüyor.
TEKNOLOJİ İLERLEDİ
İnegöl’ün zemininin kötü olduğuna dair bir algı var o yüzden İnegöl’de üç kattan fazla bina yapılmıyor. Aslında burada zeminden ziyade taşıyıcı sistemin arazi ve yapıyla uyumlu olması gerekmektedir. Günümüz teknolojisinde İnegöl’de yüksek katlı binalar yapmak mümkün.” diye konuştu.
