Yıl 1995 Srebrenitca Hatırlatan 1. Bölüm notlarım İnsan kim ? Ve insan nerede?

inegolonline.com'a Google'da abone olun Google News
Yıl 1995 Srebrenitca  Hatırlatan 1. Bölüm  notlarım İnsan kim ? Ve insan nerede?
#İnegöl | Haber Merkezi
10 Tem, 2020 / Cum 15:54
/ 930 Kez Okundu
| |

Uluslararası Aliya Derneği Başkanı Ahmet Sert Srebrenitca katliamı ile alakalı bir metin paylaştı


Srebrenitsa soykırımı; İkinci Dünya Savaşından sonra Avrupa’da yaşanan en büyük katliam olarak tarihe geçti. Avrupa’nın göbeğinde bir İslam beldesi olan Bosna Hersek’te Sırpların yaptığı katliam, soykırım derecesine ulaştı. Srebrenitsa’da yaşanan acı olayda 8372 silahsız ve sivil masum Boşnak katledildi.
Aslında bosna Herseğin her yerinde  saldırı yıl 1992  güzünde başlamış idi..özellikle podrinje bölgesinde çok ama çok ciddiydi.bosnaya yönelik saldırganlık,zvornik,visegradve foçanın ve podrinje nin boydan boya işgali ile devam etti.
Srebrenitca ile zepa  yıl 1995 e kadar bosna halkı elinde tutabilmiş, olmaları küçük bir mucize idi…
İlk direniş halkın cesareti vatan severlikle bazı savunma hazırlıkları sayesinde olmuştu.çünkü düzenli bir ordu yoktu,daha sonra oluşan  direniş bosna hersek ordusu tarafından üstlenilmiş olduğunu bilmek gerekmektedir…
 
SREBRENİTCA YA yönelik saldırı 6 temmuzda başladı.fakat ilk başta o da ,önceki bütün o sınırlı çaptaki saldırıları andırıyordu.bunun srebrenitca kasabasına kitlesel bir saldırı olduğunu sonucuna 8-9 temmuzda anlamış idi.NATO hava kuvvetleri tarafından harekat yapılması Aliya izetbegovic tarafından talep edildi…,ancak  güvenli sahanın çiğnenmeyeceğine inanılıyordu.
7 temmuzda Bosnalı sırplar srebrenicadaki Hollanda askeri gözlemci noktalarından birine saldırdılar ve 55 hollandalı askeri rehin aldılar.uluslararası  topluluk,rehineleri kurtarmak için hava saldırıları düzenlemeyi reddetil ve aslında srebrenitca fiilen kurban edilmiş oldu.
Aliya izetbegoviç bosnahersek dışişleri bakanı muhammed sacirbegovic ile birlikte adeta çırpınıyor dünya liderlerine mektuplar gönderiyor..ve herbir mektubunda şu nazik ve kibar cümleler tüm mektuplarında yer alıyordu,,,Sn Başkan-başkanlar lütfen hala acımasız saldırılara maruz durumdayız,bombardıman sonucu halk kasabayı terk etmiş ve kitleler halinde çevredeki ormanlara sığınmakta ….talebim hasta yaşlı kadın çoçukların güvenli bir şekilde tahliye edilmeleridir.
srebrenitca ve zepada durumlar hiç iyi değildi,zepanın komutanı  albay avdo palic ve belediye bşk mehmed hajric o trajik günlerde bu iki gerçek kahraman hakkında daha fazla bir şey öğrenilemedi..çünkü mladic ile pazarlık yapmaya barış için gittiklerinde bir daha geri dönmediler..
Ahlaki bir felaket olarak nitelendiriliyordu, o günlerde bir alman gazetesi (Westdeutsebe Zeıtung)şunu yazmış idi:’’katiller ,insanları yurtlarından çıkaranlar ve tecavüzcüler kazandı’’ diye yazdı..
ALİYA nın hatıratlarını okuduğunuzda :Savaştan tiksindim:yinede 50 yıl önceki savaşı bütün berraklığı ile hatırlıyorum.
Bu savaş yugoslavyayı silip süpürdüğünde 16 yaşındaydım.açlık bombalama mülteciler ve savaşın kralsızlığını hatırlıyorum.bu konuda 2. dünya savaşını yalnızca kitaplarda bilen genç dost ve arkadaşlarımın bir çoğundan farklı bir tecrübem var diyordu……
mümkünse muzakere et,zorunluysa savaş bu tutunduğum yada daha iyi bir ifadeyle,halihazırdaki şartlarda tutunmak zorunda olduğum ilkeydi…
Bu gün ise bosna hersek için srebrenitca zepa ve tüm diğer bölgeler için,Allah şahittirkibu savaştan kaçınmak için ve savaş sözkonusu olduğunda barışa ulaşmak için her şeyi yaptık..dünya bize fazla bir seçim bırakmadı,inanıyorum ki: başımızı eğmiyeceğizi özgürlük ve onur için mücadele riskini kabul edeceğimizi söylediğimde duygularınızı düşüncelerinizi dile getiriyorum.
Korkmayınız,şüphe duymayınız çünkü hayatta kalmak ve özgürlük için mücadele eden bir halk ,eğer haklı mücadele içindeyse kaybetmez diyordu…..ALİYA
Bosna hersek genel kurmay bşk sefer haliloviç tarafından SREBRENİTCA VE ZEPA Askerden arındırılması antlaşması imzalanmış idi:
Nisan 1993 tarihli ve 819-824 sayılı BM güvenlik konseyi kararları ile güvenli bölge ilan edilmiş SREBRENİTCA VE ZEPAYI koruyacağı konusunda sağlam bir kanaat oluşturulmuş idi,en önemlisi SREBRENİTCA halkıda buna inanıyordu,inandırılmış idi..YIL 1995 Yazında bu umuda ihanet edildi…….
Bosnanın bir çok bölgesi ateş hattında baskı zulüm ölüm sesleri yükselirken… Silah ambargoso uygulanıyor-boşnaklar ne zaman silah ambargosunun kalkması gerektiğini söyleseler BM UNROFOR  askerlerin geri çekileceği ile Boşnakları tehdit ediliyordu.Çetniklerin kasabayı ele geçireceği baskı yapacaklarını ve bu trajediden Boşnaklar doğrudan doğruya sorumlu olacakları yüksek sesle dillendiriliyor açıklamalaryapılıyordu: 

 O tarihte 13 ülkenin askerlerinden oluşan UNPROFOR görünüşte tek bir komuta altındaydı..
Boşnak askerlerden vatanını mudaafa edecek gönüllü halk srebrenitcada varsa yoksa küçük silahlardan dahi önce  arındırılmış idi:
Naser oriç komutasında bir devlet delegasyonu gönderilmek istensede srebrenitcaya UNPROFOR tarafından kesinlikle kente sokulmuyor giriş mümkün değildi.
Kentin içinde durum yaşam her geçen gün çok ciddi boyutlarda devam ediyordu..zaman zaman gıda tükeniyor, halk birbirinden çalıyor yada dileniyor ,zatürre ve kötü beslenmeden dolayı her gün 20-30 kişi ölüyor100-200 civarında ağır  hastalıklar baş gösteriyordu,verem vakaları görülüyor-ilaç gıda hiçbir şey kentte sokulmuyordu..durum bu denli ciddi idi,adeta bir kent ölüm sessizliğine böylece itiliyor bırakılıyor,Daima  Boşnak halka tehdit sürüyor idi…
Dış dünya ile ilişkisi kesilmiş olması o spesifik sendromun bir sonucu olarak srebrenitcada kavgalar,karşılıklı suçlamalar dövüşler hatta cinayetler baş gösteren gerginliğe zemin…. açık ve hazır hale getiriyordu…
ANNA AHMETOVANIN  ŞİİRİN MISRASI GELİYOR İNSANIN AKLINA…. Hani stalin kampında öldürülen oğluna yazdığı ..  
On yedi aydır feryat ediyor,
Seni eve çağırıyorum.
Celladının ayaklarına da kapandım,
Sen hem oğlum hem de felaketimsin.
 
Herşey sonsuz bir kargaşa içinde
Ve ben kimin hayvan, kimin insan Olduğunu artık çözemez oldum.
İnfazını bekleyişim Daha ne kadar sürecek, Öngöremiyorum.
Görkemli çiçekler etrafta, çan sesleri Ve hiçbir yere uzanan ayak izleri.
Koskoca bir yıldız, gözlerimin içine Bakarak, yakın bir ölümü vaat etmekte.
Evet kimin hayvan kimin insan olduğu çözülemeyen bir durum idi srebrenitca…
9 temmuzda ALİYA İZETBEGOVİÇ
Birleşik devletler başkanına Bill Clinton acil mesaj yollar,,,srebrenitcada ki durum hakkında
mektupta şunlar yazılı idi:
Güvenlik konseyi nin 824 sayılı kararı ile BM srebrenitcayı güvenli bölge ilan etti.o aynı zamanda unprofor ile yapılan anlaşma uyarınca 1993 te askerlerdenarındırılmış idi…bu gerçeklere rağmen srebrenitca borbardımana maruz bırakıldı ancak dün sırp saldırganlar mekanize piyade güçleri ile birlikte yürüttüğü genel bir saldırı başlatıldı.bu bölgede sayıları pek az olan unprofor askerleri ,kasbayı bu saldırılardan korumak için gerekli iradeye de kapasiteyede sahip değillerdi.çoğunluğu kadın ,çoçuk ve yaşlılardan oluşan 60.000 den fazla sivilin hayatı ölümcül bir tehlike altında.
lütfen bu Bm güvenli sahasına yönelik taahütlerini yerine getirmesi konusunda srebrenitcanın sivil halkına yönelik terör ve soykırım fiilerinin önlenmesi için uluslararası topluluk üzerindeki nufusunuzu kullanın.sizden acil eylem kararı almanızı rica ediyorum.
Aliya devamla diyorki:
genaral rupert smith zenicaya gitmek için yola çıktığımda: beni aradı sırp mevzilerine yönelik nato hava saldırılarının başlıyacağı emrinin nihayet verildiğini ve gecikme olmaksızın başlıyacağını bildirdi….
ancak onun üstünde biri bunu engelledi general janvier veya kashi ve hatta Bm genel sekreteri Butros gali…
srebrenitca krizinde nato uçakları italyadan havalandıkları fakat yolun yarısından geri döndükleri artık tüm açıklığı ile biliniyordu..
General smith den gelen haber ile harekatın haberi ile rahatlamış hissettim kendimi,ancak teyakkuz halinde rapor beklerken,11 temmuz akşam üstü geç saatlerde mladiç ve askerlerinin kasabaya girmiş olduğu fakat bunu herhangi bir nato harekatının izlemediğini yönünde haberler gelmeye başlayınca kendimi aldatılmış hissettim ve bu maalesef ilk değildi…
aliya izetbegoviçin taleplerim açık  ve  anlaşılır idi…
Bm ve Nato yu güç kullanmaya ,eğer bunu yapmaya muktedir değil ise yada bunu istemiyorlarsa, bize açıkça bildirmelerini istiyoruz.
Güvenli bölgenin etrafında düşmandan kaçmakta olan nufusa çadır, gıda ve tıbbı malzeme sağlamak,havadan atmak dahil eldeki tüm vasıtaların kullanılması buna hastaların yaralı sivillerin bakımıeğer bunu yapmaya muktedir değil yada istemiyorlarsa açıkça söylemeleri son olarak  onlardan gelecek olumsuz cevap uluslarrası mecrada gücün meşrulaştırılması açıkça onayladıkları soykırımı bir oldu bitti olarak kabul ettikleri savaş suçlularını eşit ortaklık olarak kabul ettiklerini gösterecektir…
Srebrenitcada 20.000 civarında kadın ve çocuk otobüslerle tahliye edildi,,tüm dünya uydu görüntüleri sayesinde katliamın esirlere ve sivillere masum insanlara karşı sürdüğünü ,yapıldığını açıkça görüyorlardı…uluslararası  kızıl haç komitesi sadece katliamın ilk dört gününde sivil ve asker 7.079 kişinin öldürüldüğü sonucuna ulaştı bu nihai rakam değildi…
1995 aralıkta BM genel sekreteri kofi annan srebrenitca raporunu açıkladı: rapor pişmanlık dolu bir dille yazılmıştı uluslarrası faktörler trajeinin sorumluluklarını kabul ediyorlardı,trajedinin tüm detayı 20020 yılına gelindiğinde dahi halen açıklanmamış tam olarak belirtilmemiştir.muamma olarak kalan bir çok konu bulunmaktadır…suçlular sessiz kalan devletler yöneticiler açısından….Neyseki ahiret var hiçbir şey burada kalmıyacaktı,allah bir gün bunun hesabını zalime amansız bir şekilde soracağına inanıyoruz…
Dünyanın srebrenitca pasifliğinden cesaret alan zalimlerin zulmünden kurtulamayacağı gerçeğinide tabiki, unutmamalıyız..
Zaman geçtikçe srebrenitca faciaısı konusunda ilgi azalmadı bilakis artmaktadır….unutulmadı unutulmayacaktır,,,çünkü unutulan soykırım ve acılar tekralanmaktadır…aliya izetbegoviç ,in şu önemli mesajı ile bitirelim:size intikam peşinde koşun demiyorum sadece adalet aramalısınız,intikam sonu gelmez kötülüklere kapı aralamaktadır.geçmişte kalmadan geçmişide unutmadan yaşamalıyız.unutulan soykırımlar tekrarlanır..
Ahmet Sert Uluslararası Aliya Derneği Başkanı


Duyuru
İnegöl'ü Whatsapp'a getirdik WHATSAPP KANALINA ABONE OL
Reklam
Yorum yapan kullanıcılarımız Kullanıcı Sözleşmesi'ni kabul etmiş sayılır.