Zayıflama iğneleri olarak bilinen GLP-1 reseptör agonistleri, kontrolsüz kullanım ve merdiven altı satış nedeniyle sağlık risklerini artırıyor. Uzmanlar, bu ilaçların doktor kontrolü olmadan kullanılmaması gerektiğini vurguluyor.
MERDİVEN ALTI ZAYIFLAMA İĞNELERİ SAĞLIK TEHDİDİ YARATIYOR
zayıflama iğnesi olarak bilinen, diyabet ve dirençli obezite tedavisinde kullanılan GLP-1 reseptör agonistleri kontrolsüzce yayılıyor. Prof. Dr. Sait Gönen, bu iğnelerin ABD’de %60 oranla merdiven altı satıldığını, Türkiye’de de benzer bir artış olduğunu vurguladı.
KONTROLSÜZ KULLANIMIN CİDDİ YAN ETKİLERİ VAR
doktor kontrolü olmadan kullanılan bu iğneler, bulantı, kusma gibi yan etkilerin yanı sıra pankreatit ve kanser riskine kadar gidebilen ciddi sorunlara neden olabiliyor. Özellikle kalıtsal tiroid kanseri riski taşıyan bireyler için tehlike büyük.
SOĞUK ZİNCİR ŞARTI ÇOĞU ZAMAN GÖZ ARDI EDİLİYOR
Bu ilaçların soğuk zincirle taşınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Gönen, sahte veya uygunsuz koşullarda satılan ürünlerin etken maddesini kaybedebileceğini ve etkisiz hale gelebileceğini söyledi. Bu durum, kullanıcıyı ciddi sağlık riskleriyle karşı karşıya bırakıyor.
ZAYIFLAMA İĞNELERİ MUCİZE DEĞİL
semaglutid ve tirzepatid etken maddeleri içeren bu iğneler, zayıflamak isteyen herkes için uygun değil. Gönen, “Bu ilaçlar kozmetik amaçla değil, ciddi sağlık sorunları için doktor gözetiminde kullanılmalı” dedi.
HEKİMLER VE YETKİLİLER DAHA DİKKATLİ OLMALI
Prof. Dr. Gönen, hastaların hızlı kilo verme isteğine karşılık olarak bu tedavilerin 'sempatik' görünebileceğini ancak hekimin önce hastanın metabolik nedenlerini araştırması gerektiğini vurguladı. Bu ilaçlar, yaşam tarzı değişikliği sonuç vermediğinde devreye alınmalı.
OBEZİTEYLE MÜCADELEDE BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM GEREKİYOR
Sağlık Bakanlığı’nın beden kitle indeksi odaklı uygulamasını olumlu bulan Prof. Dr. Gönen, bunun yeterli olmadığını ifade etti. Yerel yönetimler ve merkezî idarelerin daha fazla egzersiz alanı oluşturması, beslenme eğitimi vermesi gerektiğini de ekledi.