Başbakan Binalı Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun "millilik ve yerlilik" açıklamalarına ilişkin, Millilik PKK, PYD ağzı ile konuşmakla olmaz dedi
Başbakan Binalı Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun "millilik ve yerlilik" açıklamalarına ilişkin, Millilik PKK, PYD ağzı ile konuşmakla olmaz dedi.
Partisinin il kongresine katılmak için Muğlaya gelen Başbakan Binali Yıldırdım, Menteşe Spor Salonunda düzenlenen kongrede partililere hitap etti. Başbakan Yıldırım, Turizmin başşehri, efelerin, Yörüklerin otağı Muğlanın o güzel ilçelerini bile sayarken insanın yüreği ferahlıyor. Muğlanın güzelliklerini görmeyen, dünyayı gördüm tanıyorum demesin. Bugün AK Parti İl Kongremiz için buradayız. Geçen Temmuz ayında Yörük Türkmen şenliğinde beraber olmuştuk. Oradaki sevgiyi unutmamız mümkün değil. AK Partiyi anlamak için geçmişe uzanmak gerekiyor. 15 yıla bakmak gerekiyor. 2002den bugüne yaşadığımız onca sıkıntıya rağmen, dünyayı kasıp kavuran ekonomik krize rağmen üç kat büyüyen bir Türkiye var. Kimin sayesinde, AK Parti iktidarı ve milletin sayesinde. AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları sayesinde. Dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerini de solladık. Geçen sene 3. çeyrekte yüzde 11.1 ile Çini de solladık, birinci sıraya oturduk. Türkiyeye birincilik yakışır. Böylece son 24 çeyreğin rekorunu da kırmış olduk. Bölgedeki kalkınmadaki hizmet ve alt yapı eşitsizliğini gidermek için büyük mücadele verdik. Türkiye doğudan batıya, kuzeyden güneye gelişti, kalkındı. Her alanda rekora koşmaya devam ediyoruz dedi.
Muğlalılar alçak FETÖCÜlere geçit vermedi
AK Partinin sadece yollar, havalimanları, hastaneler, okullar, adalet sarayları yapmadığını belirten Yıldırım, Türkiyenin önünü kesmek isteyen çeteleri, darbecileri ve vesayetçileri de eze eze bugünlere geldik. Muğla bunu en iyi bilen il. Milletin adamı Cumhurbaşkanımızın burada hayatına kastetmeye çalıştılar. Alçaklar Cumhurbaşkanımıza suikast yapıp hayatına son vermek istediler. Ama Muğlanın güzel insanları, gönüllerin efeleri her biri bir kahraman oldu, meydanlara indi, onlara gereken cevabı verdi. Alçaklara fırsat vermedi. Demokrasiye ve Cumhurbaşkanına sahip çıktı. FETÖcü darbecilere o gece gününü gösterdiniz. Şehitler verdik ama yarınlarımızdan asla vazgeçmedik, ay-yıldızlı bayrağımızı indirtmedik. Bu ülkede her seferinde karamsarlık pompalayan, felaket tellallığı yapanlar hiç eksik olmadı. Fakat bunlara rağmen ekonomimiz sağlam temeller üzerinde durmaya, büyümeye devam ediyor. 2008den beri her türlü saldırıya karşı testten geçtik, dayanıklılığı bir kez daha görüldü dedi.
Afrine savaşa değil, huzuru, barışı getirmek için gittik
Türkiyenin sınır ötesi Zeytin Dalı Harekatının başarı ile devam ettiğini, savaş değil barış ve huzuru getirmek istediklerini ifade eden Başbakan Yıldırım, Mehmetçik ile birlikte ÖSO birlikleri bölgenin huzuru için destanlar yazıyor. Mehmetçik, kahraman askerimiz niye orada? Çünkü onlar vatandaşımızın can ve mal güvenliğini koruyor. Onlar hudutlarımızın güvenliği için oradalar. Onlar alçak PKK, PYD, YPG ve DEAŞ terör örgütlerini ortadan kaldırmak için oradalar. Bölgeye huzur ve barış getirmek için oradalar. İstikbalimiz ve istiklalimiz için gece gündüz demeden destan yazıyorlar. Sınırlarımızın güvenliği için yaptığımız bu harekatı karalamaya çalışanlar, saptırmaya çalışanlar var. Ama biz haklıyız ve onun için güçlüyüz. Sonuna kadar devam edeceğiz. Biz Afrin bölgesine savaşa gitmedik. Niye gittik? Orada yıllardan beri Araplara, Kürt kardeşlerimize ve Türkmenlere zulmeden, malını mülkünü elinden alan, genç yaşta kız, erkek çocuklarını askere almaya çalışan, onları terörist yapmaya çalışan terör örgütünü bitirmek için gittik. Kimse kusura bakmasın. Yanı başımızda ur gibi büyüyen bir terör örgütü varsa ona göz yumamayız. Türkiye için bir tehdittir. Bunla mücadele etmekte hem uluslararası hem de iç hukuktan doğan en tabii hakkımızdır. Sadece terör odaklı bir hareket yürüttüğümüzü tüm cümle alem biliyor. Orada bölge insanına zulmeden hiçbir terörist kalmayıncaya kadar bu harekat devam edecektir. Aynen Fırat Kalkanı gibi terörden temizlenecek. Ülkemizde misafir ettiğimiz mülteciler, göçmenler gidip oraya yerleşecekler. Bölgede huzur olacak diye konuştu.
"Terör örgütleri ile aynı dili konuşan siyasetçilerimiz var"
Bölgede "DEAŞ ile mücadele yapıyoruz" diyerek PKKya destek veren, söylemleri, eylemleri, gönderdikleri silahları ile onları Türkiyeye karşı bir tehdit haline getiren sözde dost diye bilinen ülkeleri herkesin bildiğini belirten Yıldırım, Bu terör örgütleri ile aynı dili konuşan siyasetçilerimiz var. Onlar da terör örgütünün ağzından konuşuyor. Bugün Kılıçdaroğlu, milli ve yerli olmaktan bahsediyor. İki lafından biri milli olmak, yerli olmak diyor. Ey Kılıçdaroğlu sen nerede yaşıyorsun. Orta Çağdan mı kaldın. Türkiye tüfek, tabanca, topunu da yapıyor, İHAsını da, SİHAsını da, tankını da yapıyor. Uyan artık uyan. Millilik, yerlilik lafla olmaz. Millilik FETÖ ağzı ile konuşmakla olmaz, millilik, yerlilik PKK/PYD ağzı ile konuşmakla olmaz. Önce sen partindeki PKK terör örgütü değildir diyenlere sen teröristlerin ağzı ile konuşuyorsun de. Ondan sonra milli olmaktan bahset. Eğer milli olmak istiyorsan gel sende ittifaka katıl da kurtar kendini. Sana da yer var. Bu açıklamalar çocuk yaştakileri kaçıran terör örgütünün ekmeğine yağ sürüyor. ÖSO da terör örgütlerine boyun eğmeden ülkesindeki zulme, istilaya, iç savaşa boyun eğmeyen vatansever Suriyelilerden oluşan ordudur. Mehmetçik ile omuz omuza teröristleri bir bir etkisiz hale getiriyorlar. Sivillere zarar getiriliyor diye çatlak sesler var. Bunu söyleyenler altından kalkamazlar. Yemen, Afganistan ve Afrika ülkelerine bakın. Türk askeri kılı kırk yarıyor. Tek bir sivilin canına, malına zarar gelmesin diye çok ama çok titiz bir çalışma yapıyor. Ama siviller konusunda hassas olanlar Reyhanlıya, Kilise düşen 110 roketi, ölen sivilleri, yaralanan vatandaşları hiç aklına nedense getirmiyor. Kimse Türkiyeyi Suriyeyi parselleyenler ile karıştırmasın dedi.
Türkiye güçlü ve büyük bir ülkedir
16 yıldır hayalleri gerçeğe dönüştürerek bu günlere geldiklerini ifade eden Başbakan Yıldırım, Sorunlarımızı torunlarımıza havale etmedik. Huzur için, sosyal adalet için, istiklal için, kalkınma için çalıştık. Hayata geçirdiğimiz her icraatı ne dedik, hayaldi gerçek oldu. 16 yılda nereden geldiğimizi Muğlaya bakın siz görebilirsiniz. Muğla 39 milyon dolar ihracat yapıyordu, şimdi 450 milyon dolar ihracat yapıyor. 15 yılda 12 kata çıkmış. 2002 yılından bu tarafa 180 milyar dolardan daha fazla doğrudan yatırım aldı. AK Parti iktidara geldiğinde yıllık 70 milyardı. Şuanda 900 milyara çıktı. Ne hayal ettiysek başardık. Daha da başaracağız. AK Partiye küçük düşünmek yakışmaz. Gündelik hesapların peşine asla düşmeyeceğiz. Vatan ve milletin derdi ile dertleneceğiz dedi.
Kongreye Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Genel Başkan Yardımcıları Öznur Çalık, Cevdet Yılmaz, Çiğdem Karaaslan, Hamza Dağ, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Samsun Milletvekili Akif Çağatay Kılıç, Denizli Milletvekili Sema Ramazanoğlu, Muğla Milletvekilleri Nihat Öztürk ve Hasan Özyer, Muğla Koordinatör Milletvekili Ömer Ünal katıldı.