“Formsuz bir kolda, tenisçi dirseği ağrıları daha çok hissedilir”
Dirsekte meydana gelen dejenerasyon ve küçük yırtıklardan oluşan ağrıların, halk arasında tenisçi dirseği diye bilindiğini aktaran Sarvar Sarvarov; “Her sporda olduğu gibi vücut geliştirme sporunda da antrenman öncesi mutlaka layığınca ısınılmalıdır. Çünkü bu spor, yüksek ağırlıklarla yapılıyor. İdmanlara uzun bir dönem ara verdiğinizde ise kaslarınızın giderek zayıflama ihtimali yüksek. Formsuz bir kolda tenisçi dirseği ağrıları daha çok hissedilir. Benim de bir dönem sol dirseğimde var olan bu belirtiyi, sol koluma yönelik bilinçli güçlendirme çalışmaları sayesinde aşabildim” diyerek tavsiyelerde bulundu.
“Antrenman öncesi yeterince beslenmek ve antrenman sonrası esneme-germe hareketleri püf nokta”
Vücut geliştirmeye yeni başlayanların zaman zaman şiddetli ağrılardan yana şikayetçi olduklarına değinen tecrübeli masör Sarvarov; “Açıkçası bu ağrılar, senelerdir sporla iç içe olan insanlarda da mevcut. Eğer kaslarınızın daha fazla hacim kazanmasını istiyorsanız, bu acılarla baş edebilmeniz şart. Sürekli yoğun ve ağır antrenmanlara maruz kalan kas grupları, gelişebilmek için yırtılarak güçleniyor. Eğer bu durumu hissedebiliyorsanız, iyi çalışmışsınız demektir. Beslenmenin önemi aslında tam da bu noktada devreye giriyor. Çünkü idman öncesinde hem psikolojik olarak hem de bedensel olarak kendinizi hazırladığınızda daha bilinçli spor yapıyorsunuz. Yeterince karbonhidratınızı alıyorsanız ve tekrar antrenmanlarınızın akabinde esneme-germe hareketlerinizi aksatmıyorsanız, ağrılara neden olan bölgesel laktik asidi dağıtabilirsiniz. Bu sayede de bedeninizin gelişmesinden keyif alırsınız” dedi.
“Vücut geliştirme sporunun atar damarı olan beslenme şekli, Avrupa’da daha ekonomik”
Birkaç ay önce Antalya’da kazandığı Türkiye Şampiyonası sonrası milli takım teklifini reddedip, yurt dışına yerleşen Eskişehirli sporcu Yiğit Mutlu Karadağlı, Avrupa’daki fitness ortamı ile Türkiye’yi şu sözlerle karşılaştırdı:
“Milli takımda yarışmayı düşünmedim, çünkü ben şampiyon olduğumda bile tüm masraflarımı herhangi bir sponsorum olmadan kendi cebimde karşıladım. Vücut geliştirme sporunun atar damarı olan beslenme şekli, Avrupa’da daha ekonomik. Yeterli proteine, karbonhidrata ve diğer takviye gıdalara burada daha uygun bir koşulda ulaşabiliyorum. Şu an idmanlarımı devam ettirdiğim salon, 24 saat açık ve son derece teknolojik aletlerden oluşuyor. Ben de ülkemde bu şartlarda antrenman yapmak istiyorum tabi ki ve birtakım şartlar değişene kadar sanatımı Avrupa’da icra etme kararı verdim.”
Duyuru
İnegöl Online mobil uygulaması güncellendi TIKLA HABERLER CEBİNE GELSİN